Yapıların servis ömürlerini artırmak, aşınma, korozyon veya sızıntılara karşı dirençli bir hale getirmek için yüzeyin ihtiyacına göre farklı özellikte malzemeler ile yapılan uygulamalara su yalıtımı denilir. Su yalıtımı sağlayan yapı kimyasalları, yapıyı su ile temas halinde oluşabilecek korozyon, dayanıklılık ve dayanım kayıpları gibi yapı için risk oluşturacak etkenlerden koruma amacıyla özel olarak geliştirilmiştir. Binaların taşıyıcı unsurlarının aşınma ve korozyondan korunabilmesi için su yalıtım uygulamalarının binaların henüz inşaat aşamasında yapılması gerekir.
Su yalıtımı, su ve nemin yapı üzerinde olumsuz etkilerini engelleyerek, yapının servis ömrünün uzamasını, konforlu ve sağlıklı kalmasını sağlar. Su yalıtımı yapılmayan yapılarda donatıya ulaşan su, korozyona sebep olarak yapının dayanım gücünün azalmasına sebep olur.
Binalarda su yalıtımı özellikle toprakların %92’si, nüfusunun %95’i deprem kuşağında bulunan ülkemiz için oldukça önemli bir konudur. Geçtiğimiz yıllarda çıkan “Su Yalıtımı Yönetmeliği” ile yalıtımın esasları belirlenmiş ve uygulamalara standardizasyon getirilmiştir. 27 Ekim 2017’de Resmî Gazete’de yayınlanan yönetmeliği buraya tıklayarak inceleyebilirsiniz.
Su Yalıtımı Yapıların Hangi Bölümlerinde Yapılır?
Binaların inşaat aşamasında teknik personellere en çok sorulan sorular su yalıtımı nasıl yapılır veya su yalıtımı nasıl uygulanır olarak karşımıza çıkıyor. Yapıların su ile temas eden pek çok alanı vardır. Temelden başlayıp bodrum kat perdelerinde, teraslarda, balkonlarda, ıslak hacimlerde, çatılarda, havuz ve su depoları su yalıtımının uygulama alanları arasındadır.
Temel ve Perde Duvarlarının Su Yalıtımı
Yapıların toprak altında kalan temel ve perde duvarlarını su ve nemden uzak tutmak, taşıyıcı konstrüksiyonu suyun olumsuz etkilerinden korumak ve faydalı servis ömürlerini arttırmak için uygun malzeme, detay ve nitelikli uygulamalarla su-nem yalıtımı tasarlanmalıdır.
Temel su yalıtım sistemine proje aşamasında karar verilmelidir. Yapının özelliklerine, zemin etüdü ve saha şartlarına uyan yalıtım sistemi belirlenmelidir. Temel yalıtımları prensip olarak daima yapının dışından uygulanmalıdır.
Perde duvarların su yalıtımı, temel betonunun dökülmesi, temel altında yalıtım yapılması ardından perde duvarların dökülüp kalıplarının sökülmesi aşamalarından sonra uygulanmaktadır. Yalıtılmamış yüzeylerden betonarmenin bünyesine girecek su, demir donatıda korozyona sebep olup sonrasında yapının ömrünü kısaltacak sonuçlar doğurur. Korozyon hakkında detaylı yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Temel çevresinde yapılacak drenaj uygulamaları ancak yeraltı suyunun basıncını düşürmede etkili olur. Tek başına bir su yalıtım tedbiri değildir.
Fixa Su Yalıtım Sistemleri’nin kullanıldığı referaslara www.fixa.com.tr/referanslar linkinden ulaşabilirsiniz.
Teras Çatı ve Balkonlarda Su Yalıtımı
Yapıların 5. yüzü olarak tanımlanan çatı yüzeyleri, binayı biçimsel olarak tamamlayan ve dış ortam koşullarından koruyan, yatay yöndeki dış kabuk elemanlarıdır.
Çatılarda su yalıtımında temel prensip, suyun çatı yüzeyinde dolaşımını en aza indirgeyerek yapıdan uzaklaştırılması, yoğuşmanın engellenerek suyun alt katmanlara nüfuz etmesinin engellenmesidir. Teras çatılarda su için eğim vermek ve yalıtım yapmak şarttır.
Teras çatılarda kullanılacak olan sürme esaslı su yalıtım malzemeleri, gezilebilen düz çatılar, gezilemeyen düz çatılar ve bitkilendirilmiş teras çatılarda kullanılır. Bu malzemeler çimento + akrilik, MS polimer ve hibrid, poliürea/poliüretan esaslı, su yalıtım malzemeleridir. Teras çatılarda başarılı bir su yalıtımının ilk adımı kuralına uygun meyil/eğim betonu dökülmesidir.
Sürme esaslı su yalıtım malzemeleri ile yapılan uygulamalarda prensip olarak “ters teras çatı” prensibine göre ısı yalıtım katmanı su yalıtım örtüsünün üzerinde yer alır. Özel durumlarda spesifik çatı uygulaması da yapılır. Spesifik çatılarda da ısı yalıtımı katmanından sonra yapılan uygun dozajdaki beton katmanı üzerinde sürme esaslı malzemeler kullanılır. Üzerine herhangi bir kaplama yapılmayacak teras çatı detaylarda kullanılan sürme veya püskürtme esaslı malzemelerin UV dayanımlı olması gereklidir. Teras çatılarda kullanılan sürme veya püskürtme esaslı yalıtım malzemeleri oluk, dere ve süzgeç vb. tahliye elemanları ile bütünlük sağlayacak şekilde uygulanmalıdır.
FİXA Su Yalıtımı Ürünleri hakkında detaylı bilgi ve teklif almak için bize 0212 690 92 92 no’lu telefondan ve musteriliskileri@fixa.com.tr e-posta adresinden ulaşabilirsiniz.
Sıkça Sorulan Sorular (S.S.S)
1. Binalarda su yalıtımının önemi yönetmelikte nasıl açıklanmıştır?
Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 1’de, bu yönetmeliğin amacı binalarda yapı elemanlarının suya veya neme maruz kalması sonucu oluşabilecek korozyon, dayanıklılık ve dayanım kayıplarını önlemek olarak açıklanmıştır. Su yalıtımı yapılmadığında, bina elemanları zarar görebilir, bu da sürdürülebilirlik, sağlık ve kullanım açısından risk oluşturur. Bu nedenle su yalıtımı, binaların güvenliğini ve uzun ömürlü olmasını sağlamak için kritik bir önlemdir.
Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 5’te de belirtildiği üzere, su yalıtımı yapılacak yapı elemanlarının, binanın inşa edildiği zeminin özellikleri, iklim ve ortam koşulları, yeraltı su seviyesi gibi parametreler dikkate alınarak planlanması gerekmektedir. Su yalıtımı, yalnızca binanın yapısal dayanıklılığını değil, aynı zamanda binanın sağlıklı bir şekilde kullanılmasını ve yaşam kalitesini de doğrudan etkiler. Bu yüzden su yalıtımı, tasarım ve uygulama aşamalarında dikkatle ele alınması gereken bir süreçtir ve yapı ruhsatı alınabilmesi için yönetmelikte belirtilen kriterlere uygun şekilde yapılması zorunludur.
2. Su yalıtımı hangi bina bölümlerinde yapılmalıdır?
Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 2’de belirtildiği gibi, bu yönetmelik yeni yapılacak binaların toprakla temas eden temel, döşeme, bodrum duvarları, çatıları, balkon ve ıslak hacimlerinde su yalıtımı yapılmasını zorunlu kılar. Ayrıca, su yalıtımı gerektiren tadilat yapılması durumunda mevcut binalarda da bu yönetmelik hükümleri geçerlidir.
Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 9’da özellikle toprakla temas eden temel, döşeme ve perde duvarlarda yapılacak su yalıtımının zemin özellikleri, yeraltı su seviyesi ve binanın kullanım amacı gibi faktörlere göre tasarlanması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 14 ve 19’da çatı, balkon ve ıslak hacimlerde de su yalıtımının doğru şekilde uygulanması gerektiği vurgulanmaktadır. Bu uygulamalar, suyun yapıdan uzaklaştırılmasını sağlayan drenaj ve tahliye sistemleriyle entegre edilmelidir. Yönetmelik, binaların her bölümünde suyun olumsuz etkilerini önlemek amacıyla detaylı su yalıtım çözümleri sunmaktadır.
3. Eski binalarda su yalıtımı yapılması zorunlu mudur?
Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 2’de, mevcut binalarda su yalıtımı gerektiren tadilat yapılması veya su etkisine karşı yalıtım ve/veya drenaj önlemi alınması halinde, bu yönetmelikteki esaslara uyulması gerektiği ifade edilmektedir. Yani eski binalarda tadilat veya su yalıtımı gerektiğinde yönetmelik kuralları geçerli olur.
Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 5’te yönetmeliğin genel ilkeleri arasında, yapı elemanlarının suya karşı korunması için alınacak tedbirlerin, binanın zemin özellikleri, yeraltı su seviyeleri gibi faktörlere bağlı olarak dikkatle uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Mevcut binalarda su yalıtımı gerektiren tadilat yapılırken, bu tür faktörler göz önünde bulundurulmalı ve suya karşı alınacak önlemler yeni yapılacak binalarda olduğu gibi titizlikle ele alınmalıdır. Ayrıca Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 6’da projelendirme aşamasında gerekli su yalıtım detaylarının mevcut binalar için de geçerli olacağı vurgulanmaktadır. Bu nedenle eski binalarda yapılacak su yalıtımı tadilatları da aynı teknik gerekliliklere tabidir.
4. Hangi yapılar su yalıtım yönetmeliğinin kapsamı dışındadır?
Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 2’de su deposu, yakıt deposu, su sarnıcı, açık veya kapalı havuz gibi özel su tutucu yapılar bu yönetmelik kapsamı dışında bırakılmıştır. Ancak konut binalarına bitişik olarak inşa edilen su deposu ve havuzlar bu yönetmeliğin kapsamına girer.
Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 2’nin devamında tamamen su içerisinde kalacak şekilde inşa edilen yapılar ve arazi drenajı uygulamaları da bu yönetmeliğin kapsamı dışında tutulmuştur. Ancak yalnızca konut ihtiyacına yönelik olarak inşa edilecek su deposu ve havuz gibi yapılar yönetmelik kapsamına dâhil edilmiştir. Ayrıca su yalıtımına yönelik farklı teknik gereksinimler taşıyan ve bu yönetmelikte belirtilmeyen yapılar için ilgili teknik şartnamelere ve standartlara uyulması gerektiği vurgulanmaktadır. Bu nedenle bazı özel yapılar yönetmelik dışında bırakılmış olsa da konutla bağlantılı su tutucu yapıların yalıtım esasları bu düzenlemeye dâhildir.
5. Su yalıtım malzemeleri nasıl seçilmelidir?
Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 6 ve 11’de su yalıtım malzemelerinin projede belirtilen su etkisine göre seçilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kullanılacak malzemelerin ilgili ulusal uygulama kuralları standartlarına uygun olması, su geçirimsizliği sağlayacak performans özelliklerine sahip olması ve birbirleriyle uyumlu olması gerekmektedir. Ayrıca su yalıtım malzemelerinin kimyasallara ve su basıncına dayanıklı olması gerektiği vurgulanmıştır.
Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 11’de ayrıca, su yalıtım malzemelerinin seçimi sırasında yapı elemanlarının maruz kalacağı basınçlı veya basınçsız su etkileri ve hidrostatik basınca karşı dayanıklı olması gerektiği vurgulanmaktadır. Su yalıtımı amacıyla kullanılan malzemeler, binanın kullanım ömrü boyunca performansını koruyacak şekilde tasarlanmalıdır. Aynı zamanda Su Yalıtım Yönetmeliği MADDE 12’de uygulama sırasında malzemenin zemine tam olarak tutunması ve bu tutunmayı engelleyebilecek unsurların temizlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Uygun malzemelerin seçimi, hem yapısal dayanıklılığı hem de suyun yapı elemanlarına zarar vermesini önlemek amacıyla kritik bir faktördür ve yönetmelikte yer alan teknik şartnamelere uygun olmalıdır.
6. Su Yalıtım Yönetmeliği’ne göre temel ve bodrum duvarlarında su yalıtımı nasıl yapılır?
MADDE 9’da toprakla temas eden temel, döşeme ve bodrum duvarlarının su yalıtımı yapılırken binanın kullanım amacı, temel derinliği, zemin özellikleri ve yeraltı su seviyesi gibi faktörlerin dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Su yalıtımı, basınçlı ve basınçsız su etkilerine göre tasarlanmalı ve gerekirse drenaj sistemleriyle desteklenmelidir.
MADDE 11’de toprakla temas eden temel, döşeme ve bodrum duvarlarında su yalıtımı yapılırken kullanılacak malzemelerin, yapının maruz kalacağı hidrostatik basınç ve su etkilerine dayanıklı olması gerektiği vurgulanmaktadır. Yalıtım malzemeleri, basınçlı suya maruz kalan yatay yüzeylerde örtü tipi malzemelerle yapılmalı ve yapısal yalıtım sağlanmalıdır. Ayrıca MADDE 10’da yalıtım öncesinde temel ve duvarların hazırlanması için zeminin düzgünleştirilmesi, drenaj sistemlerinin kurulması ve suyun yapıdan uzaklaştırılmasını sağlayacak önlemlerin alınması gerektiği belirtilmiştir. Bu uygulamalar, temel ve bodrum duvarlarının uzun ömürlü olması ve su hasarına karşı korunması için kritik adımlardır.
7. Su Yalıtım Yönetmeliği’ne göre çatılarda su yalıtımı nasıl yapılmalıdır?
MADDE 14’te çatılarda su yalıtımı yapılırken çatının eğimi, kullanım amacı, maruz kalacağı sıcaklık değişiklikleri rüzgâr yükleri ve yağış miktarı gibi faktörlerin dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Su yalıtımı, çatılarda suyun birikmesini önleyecek şekilde tasarlanmalı ve tahliye sistemleri kullanılmalıdır.
MADDE 15’te çatılarda su yalıtımının, yağış sularının yapıdan uzaklaştırılmasına yönelik drenaj ve tahliye sistemleri ile birlikte uygulanması gerektiği vurgulanmıştır. Teras ve eğimli çatılarda su yalıtımı yapılırken, ısı yalıtımı ile su yalıtımı detaylarının birbirleriyle uyumlu olacak şekilde bir bütün olarak ele alınması gerektiği ifade edilmiştir. MADDE 16’da hafif metal çatılarda su yalıtım örtülerinin mekanik olarak sabitlenmesi ve rüzgâr, kar yükleri gibi dış etkenlere dayanıklı olacak şekilde uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Su yalıtım malzemeleri özellikle oluk, dere ve süzgeç gibi tahliye elemanları ile bütünlük sağlayacak şekilde uygulanmalı ve sızdırmazlık tedbirleri alınmalıdır. Bu uygulamalar çatıların uzun vadede su sızıntılarına karşı korunmasını sağlamak için zorunlu adımlardır.
8. Su Yalıtım Yönetmeliği’ne göre ıslak hacimlerde su yalıtımı nasıl yapılmalıdır?
MADDE 19’da ıslak hacimlerde (banyo, mutfak gibi) su yalıtımının kullanım yoğunluğuna ve su etkisi sınıflarına göre yapılması gerektiği belirtilmiştir. Su yalıtımı yapılacak ıslak hacimlerde suyun tahliye edilmesini sağlayan sistemler tasarlanmalı ve yalıtımın çevre duvarlarda kesintisiz bir şekilde devam ettirilmesi zorunludur.
MADDE 20’de ıslak hacimlerde uygulanacak su yalıtım önlemlerinin, kullanım suyunun yapıdan uzaklaştırılmasına yönelik tahliye sistemi ile birlikte oluşturulması gerektiği belirtilmiştir. Su yalıtımının döşeme ve çevre duvarlarda kesintisiz bir şekilde devam etmesi, zemin eğiminin suyu tahliye elemanlarına doğru yönlendirecek şekilde düzenlenmesi zorunludur. MADDE 22’de su giderleri, tesisat borusu geçişleri gibi kritik noktaların su sızdırmazlığını sağlamak için su yalıtım bantları ve manşetlerinin kullanılması gerektiği vurgulanmıştır. Islak hacimlerde kullanılan su yalıtım malzemeleri, süzgeçler ve diğer tahliye elemanları ile bütünlük sağlayacak şekilde uygulanmalı ve yapı elemanları arasında sızdırmazlık tedbirleri alınmalıdır.
9. Su Yalıtım Yönetmeliği’ne göre drenaj sistemleri su yalıtımında nasıl bir rol oynar?
MADDE 13’te drenaj sistemlerinin su yalıtımında çok önemli bir rol oynadığı belirtilmiştir. Drenaj sistemleri, toprak altındaki suyun yapıdan uzaklaştırılmasını sağlar ve hidrostatik basınç oluşumunu önler. Bu sayede bina elemanlarının suyun zararlı etkilerine maruz kalması engellenir. Drenaj sistemleri çevresel drenaj ve alansal drenaj olarak ikiye ayrılır ve yapıya en uygun çözüm seçilerek uygulanır.
MADDE 13’te ayrıca drenaj sistemlerinin tasarımında, tahliye edilecek su miktarı ve zemin cinsinin dikkate alınması gerektiği vurgulanmaktadır. Çevresel drenaj uygulamaları, temel ve bodrum duvarlarının önünde biriken suyun yapıya zarar vermesini engellemek amacıyla düzenlenirken, alansal drenaj sistemleri yatay yüzeylerde suyun birikmesini ve hidrostatik basınç oluşturmasını önlemek için kullanılır. Drenaj borularının etrafında uygun yataklama ve filtrasyon önlemleri alınarak boruların işlevselliği korunmalıdır. Drenaj hattı ile toplanan suyun ilgili idarenin belirlediği şekilde deşarj edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Drenaj sistemleri su yalıtımının etkili bir şekilde çalışmasını sağlayan önemli bir tamamlayıcı unsur olarak yönetmelikte yer almaktadır.
10. Su yalıtım yönetmeliğine uygun yapılmayan yalıtım uygulamalarının sonuçları nelerdir?
MADDE 5’de yönetmelik hükümlerine uyulmasının denetim sorumluluğu yapı ruhsatı vermeye yetkili idarelere verilmiştir. Eğer yönetmeliğe uygun su yalıtımı yapılmazsa bina ruhsatı alınamayabilir ve yapı, su etkilerine karşı savunmasız hale gelebilir. Ayrıca binanın kullanım ömrü kısalır ve dayanıklılığı azalır.
MADDE 5’te ayrıca yapı ruhsatı vermeye yetkili idarelerin, su yalıtımı ile ilgili yönetmelik hükümlerine uygun hareket edilmesini sağlama sorumluluğuna sahip olduğu belirtilmiştir. Bu idareler, su yalıtımı projelerinin yönetmelikte belirtilen standartlara uygun olarak hazırlanıp uygulanmasını denetler. Yönetmeliğe uyulmadığı takdirde, yapı ruhsatı alamamak gibi yaptırımlar söz konusu olabilir.
MADDE 12’de su yalıtımı uygulama kurallarının eksik veya hatalı uygulanmasının binanın su hasarlarına karşı savunmasız hale geleceği ve bu durumun yapısal hasarlara yol açabileceği vurgulanmıştır. Bu nedenle su yalıtım yönetmeliğine uymamak, hem bina güvenliği hem de uzun vadeli dayanıklılık açısından ciddi riskler oluşturabilir.
11. Su yalıtımı hakkında diğer yönetmelikler/standartlar nelerdir?
Su yalıtımı yönetmelikleri hakkında daha detaylı bilgi almak için aşağıdaki kaynakları da inceleyebilirsiniz.
Türk Standartları Enstitüsü (TSE) Standartları
- Türkiye’de su yalıtımına yönelik çeşitli malzeme ve uygulama standartları TSE tarafından belirlenmiştir. Özellikle su yalıtımı ile ilgili kullanılan malzemelerin ve yöntemlerin teknik gereksinimlerini belirleyen TSE standartları yönetmeliklerle uyum içindedir. Örnek olarak TS 11758-2 (Binalarda Su Yalıtımı Kuralları) ve TS EN 1504 (Beton yapıların korunması ve tamiri için malzemeler ve sistemler) gibi standartlara atıf yapabilirsiniz.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Teknik Şartnameleri
- Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yapı işlerine yönelik yayımladığı çeşitli teknik şartnameler, su yalıtımı ve yapı koruma teknikleriyle ilgili bilgi içermektedir. Bakanlığın resmi web sitesinde yayınlanan şartnamelere ve uygulama rehberlerine atıfta bulunabilirsiniz.
Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği
- Bu yönetmelik, enerji verimliliğini artırmaya yönelik su yalıtımının önemli olduğu alanları kapsar. Su yalıtımı, binanın enerji verimliliği açısından da kritik bir önlem olduğundan, bu yönetmeliğe atıfta bulunabilirsiniz.
TS EN 12056 – Yağmur Suyu Drenajı Standartları
- Çatı suyu drenajı gibi yalıtım uygulamaları ile ilgili Avrupa Standartlarına (EN) uyumlu teknik belgeler de önemli bir referans kaynağıdır. Bu standart, suyun bina çevresinden etkin şekilde uzaklaştırılması için drenaj sistemlerinin nasıl tasarlanacağını belirler.
TS EN 12390-8 – Beton Yapılar için Su Geçirimsizlik Testleri
- Betonun su geçirimsizliğini test eden ve belirleyen bu standart, temel ve bodrum yalıtımında kullanılan malzemeler ve yapıların geçirimsizliği için önemli bir kaynaktır.
12. Su yalıtımı nedir?
Su yalıtımı, yapıların betonarme ve diğer yapı elemanlarını suyun zararlı etkilerinden korumak amacıyla yapılan uygulamaların genel adıdır. Su, yapıların içine sızıp donatıları korozyona uğratarak yapıların dayanıklılığını ciddi şekilde azaltabilir. Bu durum, hem binanın ömrünü kısaltır hem de uzun vadede çok daha maliyetli onarım çalışmalarına yol açabilir. Su yalıtımı, özellikle inşaat aşamasında yapılması gereken bir uygulamadır, ancak mevcut binalarda da çeşitli su yalıtım teknikleri ile yapılabilir.
13. Su yalıtımı neden önemlidir?
Su yalıtımı, yapıların uzun ömürlü ve dayanıklı olabilmesi için kritik öneme sahiptir. Su sızıntıları, özellikle betonarme yapılarda donatıların paslanmasına ve yapıların zayıflamasına neden olabilir. Bu da binanın taşıyıcı sistemlerini olumsuz etkiler ve zamanla yapısal sorunlar yaratabilir. Özellikle deprem riski olan bölgelerde su yalıtımı, yapıların güvenliği için hayati öneme sahiptir.
14. Su yalıtımı nasıl yapılır?
Su yalıtımı, suya maruz kalabilecek her yüzeyde uygulanabilir ve her uygulama alanı için farklı teknikler mevcuttur. Temel su yalıtımı, binaların temel altına ve çevresine ve perde duvarlarına uygulanarak suyun yapının altına sızmasını önler. Su yalıtımı, bodrum katlarında, asansör çukurlarında ve yeraltı sularına karşı yapının korunmasını sağlar. Su etkisine maruz kalan tüm yüzeylerdeki (temel-perde, teras çatılar, balkonlar, ıslak hacimler, su depoları ve havuzlar) yalıtım uygulamalarında, yüzeylerin temiz ve düzgün olması, uygulamanın başarılı olabilmesi için büyük önem taşır.
15. Temel duvarlarında su yalıtımı nasıl yapılır?
Temel ve perde duvarlarının su yalıtımı, inşaat aşamasında dikkatle yapılması gereken kritik bir işlemdir. Yalıtım yapılacak yüzeyler temizlenmeli, yüzeydeki gevşek parçalar kazınmalı ve tüm köşe ve sivri uçlar pahlı hale getirilmelidir. Bu işlem, su yalıtım malzemelerinin yüzeye düzgün yapışmasını sağlar. Temel duvarlarındaki su yalıtımı, binanın suya karşı dayanıklılığını ve uzun ömürlülüğünü artırır.
16. Teraslarda hangi su yalıtım ürünleri kullanılır?
Teras çatılarda kullanılacak olan sürme esaslı su yalıtım malzemeleri, gezilebilen düz çatılar, gezilemeyen düz çatılar ve bitkilendirilmiş teras çatılarda kullanılır. Bu malzemeler, çimento+akrilik, MS polimer ve hibrid, poliürea/poliüretan esaslı su yalıtım malzemeleridir. UV dayanımı gereken teras çatılarda uygun özellikte malzemeler tercih edilmelidir.
Su yalıtım uygulamalarından önce, yüzeyin pürüzsüz ve temiz olduğundan emin olunmalı ve uygun yüzey hazırlığı yapılmalıdır. Teras çatı su yalıtımlarında doğru malzeme seçimi ve uygulama tekniği ile uzun ömürlü ve dayanıklı bir yalıtım sağlanabilir.
17. Su yalıtımı yönetmeliği nedir?
Su Yalıtımı Yönetmeliği, 27.11.2017 tarihinde resmî gazetede yayınlanmış, 1 Haziran 2018 itibarıyla yönetmelikle ibraz edilen uygulamalar zorunlu hale gelmiştir. Bu yönetmeliğin amacı; binalarda yapı elemanlarının muhtelif yollarla suya veya neme maruz kalması sonucu oluşan korozyon, dayanıklılık ve dayanım kayıpları gibi etkenlerle sürdürülebilirlik, sağlık ve kullanım yönünden risk oluşturan durumlara karşı, tasarım ve yapım bakımından alınacak önlemler ve uyulacak kurallara ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.
Bu yönetmelik, yeni yapılacak binaların toprakla temas eden temel, döşeme ve bodrum duvarlarında, çatılarında, balkon ve ıslak hacimlerinde yapılacak su yalıtımının esaslarını kapsar. Mevcut binalarda su yalıtımı gerektiren tadilat yapılması veya su etkisine karşı yalıtım ve/veya drenaj önlemi alınması hâlinde bu yönetmelikteki esaslara uyulur.
18. Hangi alanlarda su yalıtımı yapılmalıdır?
Su yalıtımı yapının suya doğrudan maruz kaldığı bölgelerde, temelden başlayıp bodrum kat perdelerinde, teraslarda, balkonlarda, ıslak hacimlerde, çatılarda, su depoları ve havuzlarda her alana uygun su yalıtım malzemeleri ve teknikleri ile uygulanmalıdır.
19. Su yalıtımı malzemeleri nelerdir?
Su yalıtımı için kullanılan malzemeler, uygulanacak alanın özelliklerine göre değişiklik gösterir. Yüzeyin özelliği, suya maruz kalma derecesi ve uygulama alanına göre en uygun malzeme seçilmelidir.
Polimer Bitümlü Örtüler, Plastik/Kauçuk Esaslı Sentetik Örtüler Sürme veya Püskürtme Esaslı Ürünler kullanılır. Seçilecek su yalıtım malzemesinin karar sürecinde aşağıdaki tabloda yer alan etkenlere uygun malzeme seçilir.
20. Su yalıtımı yaptırmanın maliyeti nedir?
Su yalıtımı maliyeti, kullanılacak malzeme türüne, uygulamanın yapılacağı alanın büyüklüğüne, yüzey hazırlığının kapsamına ve uygulama zorluğuna göre değişir. Su yalıtımının maliyeti
bina maliyetinin sadece %3’ü kadar. Doğru malzeme ve tekniklerle yapılan su yalıtımı, uzun vadede onarım maliyetlerinden tasarruf etmenizi sağlar.
Paylaşın!
Diğer Blog Yazılarımız
DİĞER BLOG YAZILARIMIZ
İnşaat sektöründe ankraj sistemleri, yapı elemanlarını birbirine bağlamak, taşıyıcı sistemleri
Yapıların servis ömürlerini artırmak, aşınma, korozyon veya sızıntılara karşı dirençli
Deprem riski taşıyan bölgelerde yapı güvenliği, mühendislik açısından kritik bir
Tarihi yapılar, geçmişin izlerini günümüze taşıyan mimari değerler olmalarının yanı
Epoksi bazlı güçlendirme sistemleri, karbon veya cam fiber takviyeli polimerlerle
Betonarme yapıların güçlendirilmesi, mevcut taşıyıcı sistemin mukavemetini, sünekliğini ve genel
Korozyon, betonarme yapılarda en büyük yapısal tehditlerden biri olup donatının zamanla zayıflamasına ve yapı ömrünün ciddi şekilde kısalmasına neden olur. Özellikle suyun ve nemin yapı elemanlarına nüfuz etmesi, çelik donatının oksitlenerek dayanıklılığını kaybetmesine yol açar.
Günümüzde mevcut yapıların güvenliği ve dayanıklılığı giderek artan bir öneme sahiptir. Özellikle deprem riski yüksek bölgelerde, yapısal güçlendirme çalışmaları hayati bir gereklilik olarak karşımıza çıkmaktadır. İleri mühendislik çözümleri ve yüksek performanslı yapısal güçlendirme teknikleri, mevcut yapıların ömrünü uzatır.
Yapı kimyasalları, inşaat malzemelerinin özelliklerini iyileştirmek, dayanıklılıklarını artırmak ve yapım süreçlerini kolaylaştırmak için kullanılan özel kimyasal bileşiklerdir. Bu bileşikler çimento, beton, harç, sıva, boya, yalıtım malzemeleri gibi birçok farklı inşaat malzemesinin üretiminde, uygulanmasında ve performansında önemli rol oynar.
Yapıların uzun yıllar boyunca iç ve dış etkenlerden doğru biçimde korunmasında yalıtımın katkısı çok önemlidir. Günümüzde ısı yalıtım sistemlerinin esas amacı; yapının zararlı boyutlarda ısı hareketleri ve buhar yoğunlaşması sonucu zaman içinde yapı hasarlarının (don hasarı, nem hasarı, küflenme, bozulma, demir aksamının çürümesi - korozyonu vb.) ortaya çıkmasını önlemektir.
Günümüzde endüstriyel yapıştırıcılar, metal, demir ve cam gibi farklı malzemelerin güvenli ve dayanıklı bir şekilde birleştirilmesi için en önemli çözümlerden biri haline gelmiştir. Kaynak, vidalama ve perçinleme gibi geleneksel yöntemlere kıyasla daha hafif, esnek ve uzun ömürlü bağlantılar sunan yapıştırıcılar, birçok sanayi dalında tercih edilmektedir.
Oto cam yapıştırıcısı, araç camlarının güvenli ve dayanıklı bir şekilde monte edilmesini sağlayan özel bir yapıştırıcı türüdür. Araçların sürekli titreşime, sıcaklık değişimlerine ve dış etkenlere maruz kalması, cam ile gövde arasındaki bağlantının esnek, güçlü ve uzun ömürlü olması gerekliliğini ortaya çıkarır.
Epoksi tamir harçları, özellikle ağır yük altında veya kimyasal maddelere maruz kalan beton yüzeylerin onarımında mükemmel çözümler sunar. Yüksek mukavemetli ve dayanıklı yapısıyla iki veya üç bileşenli epoksi tamir harçları, betonun hasarlı kısımlarını güçlendirir, kimyasallara karşı direnç sağlar.
Epoksi zeminler endüstriyel ve ticari alanlarda en çok tercih edilen zemin kaplama çözümlerinden biridir. Dayanıklılığı, uzun ömürlülüğü ve estetik avantajlarıyla ön plana çıkan epoksi zemin kaplaması, özellikle ağır yaya ve araç trafiğine sahip alanlarda kullanım için mükemmel bir tercihtir.
Binaların su yalıtımı, yapıların dayanıklılığını artırmak ve uzun ömürlü olmalarını sağlamak için hayati bir öneme sahiptir. Su sızıntıları, yapılar için ciddi hasarlara yol açabilir ve zamanla binaların yapısal bütünlüğünü tehlikeye atabilir. Bu nedenle, su yalıtımı çözümleri, hem yeni inşaatlarda hem de mevcut yapılar için kritik bir aşamadır.
Islak hacimler yapıların en yoğun su ve yüksek nem oranına maruz kaldığı, havalandırmanın genellikle yeterli oranda yapılamadığı, su yalıtımının kaçınılmaz olduğu yapı bölmeleridir. Suyun her çeşit yapıya verdiği zarar göz önünde bulundurulduğunda, ıslak hacimlerde su yalıtımının yapılması zorunluluktur.
Kendinden seviyelenen bu özel bileşikler, özellikle zemin iyileştirmeleri ve tadilat işlerinde, yüzeydeki çatlama, tozuma, aşınma, ondülasyon ve kot farklılıkları gibi yüzey bozukluklarının giderilmesi amacıyla kullanılır.
İnşaat sektöründe hızlı büyümeye bağlı yaşanan en önemli problemlerden biri, nitelikli iş gücünde yeterli artış sağlanamamasıdır. Hız ve zaman faktörünün de etkisiyle birlikte inşaatlardaki imalat kalitesinin düştüğü gözlemlenmektedir. Yapı kimyasalları üreticileri şantiyelerin ihtiyaçlarına cevap verecek yenilikçi ürünler geliştirmeye devam etmektedir.
Su, binaların servis ömrünü kısaltan ve dayanıklılığını etkileyen en büyük tehlikelerden biridir. Yapının gövdesine sızan sular, zamanla gövde ve taşıyıcı kısımlardaki donatıların korozyona uğramasına sebep olur, binada zamanla çatlakların ve kırıkların oluşmasının önünü açar.
MS Polimer teknolojisi ile üretilen mastikler; PVC, alüminyum, cam, çelik, seramik, kontrplak ve inşaat alanında yeni geliştirilen birçok malzeme gibi inşaat ve sanayide yaygın olarak kullanılan çeşitli yüzeylere astara gerek duymadan çok iyi şekilde yapışabilmektedir.
Dış cephe silikonu olarak bilinen ürünler binaların dış cephelerinde kullanılan hava şartlarına dayanıklı, yüksek mukavemetli silikon mastiklerdir. Bu yazımızda size dış cephe silikonlarının özelliklerinden bahsedeceğiz.
Yapıların dış cephelerinde veya iç mekanlarında kullanılan nötral silikonlar yüksek performanslı bir dolgu ve sızdırmazlık malzemeleridir. İyi bir nötr silikon %100 silikondan üretilmiş, seyretilmeden satışa sunulmuş olmalıdır.
Seramik yapıştırıcı fiyatları veya fayans yapıştırıcı fiyatları ile ilgili araştırma yapıyorsanız bu yazımız tam size göre! Çeşitlerine göre fayans ve seramik yapıştırıcı fiyatları ile ilgili vereceğimiz bu bilgiler, satın alma sürecinizde karar vermenize yardımcı olacaktır.
Seramik yapıştırıcıları, iç ve dış mekanlarda fayans, granit veya seramik gibi malzemeleri çeşitli yüzeylere yapıştırmak için kullanılan harçların genel ismidir. Kullanılan yüzey ve yapıştırılan seramiğin boyutuna bağlı olarak farklı özelliklerde tercih edilebilen seramik yapıştırıcıları ve özelliklerini yazımızın detayında bulabilirsiniz.
Mantolama paket sistem veya mantolama sistem paketi olarak da bilinen ürünler sadece ısı yalıtım levhası değil, binaların ısı yalıtımı için ihtiyaç duyulan dübel, köşe profili, levha yapıştırıcıları ve sıvaların da dahil olduğu ısı yalıtım paketleridir.
Taş yünü, volkanik kayaçlardan elde edilen bir malzemedir. Bazalt taşlarının yaklaşık 1500 °C’de ısıtılarak eritilmesi sonucunda elyaf elde edilir. Elde edilen bu elyaf, taşyünü ısı yalıtım levhası için ana hammadde olur.
EPS Köpük termoplastik, kapalı gözenekli, polistren taneciklerin şişirilmesi ve birbirine yapışması yolu ile üretilen bir ısı yalıtım malzemesidir. EPS “Genleştirilmiş Polistren” kelimesinin kısaltılmışıdır ve bu malzemenin %98’i hareketsiz kuru havadan oluşur.
Binaların enerji performansını etkileyen ısı yalıtım uygulamaları yapılırken doğru malzemelerin seçilmesi oldukça önemlidir. Günümüzde pek çok teknik ile ısı yalıtımı yapılmaktadır.
TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Kuralları ile ilgili tüm detayları bulabileceğiniz bu yazımızda öncelikle standardın tarihçesinini anlatarak başlayalım. Yapılarda gerçekleştirilen ısı yalıtımı uygulamaları ülkemizde yasal düzenlemeler çerçevesinde belirlenmiş ve belli kurallar çerçevesinde uygulanmaya başlamıştır.
Bahar ayları ile birlikte kış boyunca kullanmadığımız yazlık evlerimizin tadilat zamanı da geldi. Balkon ve teras izolasyonu için mevcut seramiklerinizi kırdırmanıza ve yeni bir kaplama uygulaması yapmanıza gerek kalmadan su izolasyonu yapabileceğinizi biliyor muydunuz?
FİXA’nın da önemli katkılarının olduğu Binalarda Su Yalıtımı Yönetmeliği 27.10.2017 tarihli resmî gazetede yayınlandı. İnşaat sektörü için oldukça önemli olan bu gelişme Çevre ve Şehircilik Bakanlığı önderliğinde Suder, İzoder ve Bitüder’in ortak çalışması ile tamamlandı.
Yaz aylarının gelmesi ile birlikte güzel havaların keyfini balkon ve teraslarımızda çıkarmaya başladık. Yazlıkların en çok kullanılan alanları olan balkon ve teraslarda su yalıtımı nasıl yapılır, gelin hep birlikte inceleyelim.
Yapıların servis ömürlerini arttırmak, aşınma, korozyon veya sızıntılara karşı dirençli bir hale getirmek için çeşitli yapı kimyasalları aracılığı ile yapılan uygulamalara su yalıtımı denilir.